Damar tıkanıklığı tedavisinde son nokta: Tıraşlama

featured

Op. Dr. Orhan Rodoplu bu yeni yönetimi anlattı.

Rodoplu, Damar tıkanıklığı yaşayan hastaların hayatını değiştirecek tedavi yöntemi olan Aterektomi (damar tıraşlama) ile ilgili detaylı bilgi verecek olursak; Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yaşam süresinin uzamasıyla atardamar hastalıkları daha sık görülüyor. Kalp damarı ve beyin damarı tıkanıklıkları ölüm sebeplerinin başında geliyor. Bacak damarındaki daralma ya da tıkanmalar ise kişinin yürümesini engelleyerek ya da daha ileri evrelerinde ayakta yara yaparak yaşam kalitesini bozan ve uzun dönemde bacak ampütasyonlarına (kesilmesine) yol açabilen bir hastalıktır.

Özellikle 50 yaş üstünde yaygın olarak görülen ve yaş ilerledikçe daha da sıklaşan, bacak atardamarlarındaki tıkanmaları, kişide yürürken baldır kaslarında ağrıya neden oluyor. Bu nedenle de damarlarda oluşan darlık ve tıkanmaların tedavisi büyük gittikçe daha önem kazanıyor.

DAMARDAKİ TIKANIKLIKLAR TIRAŞLANARAK TEMİZLENİR

Damar darlık ve tıkanmaları çok az yakınma oluşturuyorsa ilaç tedavisi yeterli olabilir. Ancak ilaçlar damar tıkanmasını açmıyor, sadece yürümeyi rahatlatabiliyor. Damar tıkanması hastanın yaşam kalitesini bozuyorsa genellikle anjiyografi ile açılması gerekir. Bazı tıkanmalar anjiyografi ile açılamaz ve ameliyat ile tedavi edilir.

Son 20 yılda damar darlık ve tıkanmalarının tedavisinde hala balon ve stentleme gibi teknikler son derece önemli bir rol oynuyor. Ancak anjiyografi ile bacak damarı açılamayan ve ameliyat şansı da olmayan hasta grubunda yeni bir yöntem olan “aterektomi” (damar tıraşlama) ile tıkanıklıklar ameliyata gerek kalmadan tedavi edilebilir.

Aterektomi yönteminin amacı, balon ya da stent ile damarı genişletmek değil damar duvarında oluşan kireçlenme dediğimiz kısmı tıraşlayarak temizlemektir.

TIRAŞLAMA SONRASI STENT YA DA BALON TAKILABİLİR

Aterektomi yapan cihazlara aterektomi cihazı denir. Bu cihazlar anjiyografi için kullanılan 2-3 mm genişliğindeki kılıf içinden kolaylıkla geçer. İstenen damara yönlendirilir ve burada damarda darlık ya da tıkanıklık oluşturan kısmı tıraşlayarak vücut dışına çıkarır. İstenirse aterektomi işleminden sonra aynı damara balon ya da stent de uygulanabilir.

Hasta tıpkı anjiyografi uygulamasında olduğu gibi işlem sonrası hastanede altı saat kaldıktan sonra taburcu ediliyor ve günlük hayatına hemen dönebiliyor.

STENT TAKILAN DAMARDA DA UYGULANABİLİR

Damar tıraşlama yeni bir yöntemdir ve her damarda kullanılamaz. Şu an en önemli kullanım alanı bacak damarlarındaki daralma ya da tıkanmalardır. Şahdamarı, böbrek damarı gibi damarların darlık ve tıkanmalarında henüz kullanılmamaktadır.

Damar tıraşlama işlemi daha önce bir stent yerleştirilmiş ve bu stent içinde tekrar daralma ya da tıkanma olmuşsa da etkilidir.

DİYABETİK YARALARIN TEDAVİSİNDE BÜYÜK ROL OYNAR

Yaşam süresinin uzamasının diyabeti (şeker hastalığı) tetiklemesi, bu hastalarda uzun dönemde ileri evre atardamar tıkanmalarının daha sık görülür. Diyabet hastalarında çıkan ayak yaralarının yarısından atardamar tıkanması sorumludur ve damarları açmadan yaraları iyileştirmek zor ve zaman alıcıdır. Damarın açılması ise yaraların hızla iyileşmesini sağlar. Damar daralmasına göre tedavisi biraz daha zor olan tam tıkanmaların çoğunluğu şu anki teknolojilerle açılabiliyor. Ancak var olan teknolojiyle damarı açılamayan bir grup hasta var. Aterektomi yöntemi ile damarı açılmayan hasta grubunda başarının artması sağlanıyor.

YÜRÜME AĞRILARINA DİKKAT!

Bacak damarında darlık ya da tıkanmalar yürümekle bacak bölgesinde, özellikle baldır kaslarında ağrı oluşturarak kendini belli eder.

Yürüme ağrısı oldukça tipiktir. Yürümekle baldır kaslarında oluşan ağrı 2-3 dakika dinlendikten sonra geçer ancak yürümeye devam edince aynı mesafede tekrar oluşur. Seyrek olarak kalça kaslarında da olabilir. Bu evrede ağrı sadece yürümekle olur. Damar tıkanması belirginleştikçe yürüme ağrısı daha kısa mesafelerde ortaya çıkar. Hızlı yürümek ya da yokuş yukarı yürümek gibi bacak kaslarının daha fazla kan akımına ihtiyaç duyduğu durumlar bacak ağrısının çok daha erken ağrı yapmasına neden olur.

Hastalık daha da ilerlerse ikinci ve tehlikeli safhaya geçer. Bu durumda yürümekle değil dinlenme halinde bile bacaklara yeterli kan akımı sağlanamaz ve kan akımın en uç noktası olan ayak ve parmaklarda ağrı oluşur.

Parmakların beslenmesi bozulduğunda tırnak kesmek ya da ayakkabıların parmakları sıkması gibi basit travmalar bile parmak ya da topuklarda yara açılmasına yol açabilir.

Son safha ise ayakta kangren gelişmesidir. Bu durumda parmakların, ayağın ve hatta bacağın kaybedilmesine yol açabilir. Şeker hastalarında diz altındaki atardamarların çok etkilenmesine bağlı olarak bu durum çok daha sık ortaya çıkar. Diyabet hastalarında görülen ayak yarası bu hasta grubunda ayak ya da bacağın kaybedilmesinin en sık sebebidir.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Bozüyük Haber Ajansı | Bozüyük Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!