Kemalist misin ? Değil misin ?

1918 yılında İstanbul işgal edildiğinde ilk direnenler İstanbul’un ünlü külhanbeyleridir. Ve onlardan biri de, Usta Kemal. Usta Kemal ve adamları Beyoğlu’nun etrafında, gece geç vakit, meyhanelerden çıkmış, sarhoş İngiliz subaylarını döverlerdi.

featured

İlk direniş işte buydu. Yumruk. Usta Kemal’i bizler, ünlü çizerimiz Haldun Sevil’in kalemiyle Ustra Kemal olarak tanırız. Ustra Kemal, Usta Kemal’in ta kendisidir. Ve bir delikanlı, 18, 19 yaşlarında Ustra Kemal’in çetesine katılır.

Beyoğlu’nun arka sokaklarında geceleri sarhoş İngiliz subaylarını döver. Ama günlerden bir gün İngiliz devriyeler onun kıstırırlar ve peşinden koşarlar. Kaçtı kaçıyor yakalanacak derken o delikanlı bir bakkala sığınır gecenin bi vakti. Bakkalın evi de dükkanın üstündedir hemen. Bakkal o delikanlıyı içeri alır:

– Sus, sus, şişşt. Evladım ne yapıyorsun.?
– Bu adamlar ülkemizi işgal etti, onları dövüyorum.
– Evladım dövmekle bu iş olur mu.? Döv döv nereye kadar. Koskoca İngiliz ordusu, dövmekle biter mi.? ……. Böyle direnilmez. Sen iyisi mi Mustafa Kemal’e git. Anadolu’ya git. Direnişe katıl.
– Peki gideyim de nasıl gideceğim.?
– Onlar seni bulur…… Bir hafta sonra bana gel sen.
Ve bir hafta sonra o delikanlı, Mustafa Kemal’in direnişine destek olan bakkaldan sahte bir kimlik alır.
– Hadi bakalım delikanlı. Gemiyle Anadolu’ya gidiyorsun.

1 Ocak 1921 günü, o delikanlı İstanbul’dan bir vapura biner. Fakat vapur Kız Kulesinde durdurulur. Kız Kulesi işgal zamanında İngiliz karakolu olarak kullanılmaktadır. İngilizler biliyordu ki, Anadolu’ya, Mustafa Kemal’e geçenler vardı, direnişe katılanlar vardı. Her vapur, Kız Kulesinde durduruluyor ve kimlik kontrolü yapılıyordu. Tıpkı Galata’da olduğu gibi, tıpkı işgal karakollarının merkezi Sansaryan Han’da olduğu gibi, o binaların bodrum katlarında işkence görüyordu Anadolu’ya geçecek olanlar.

İngilizlerin ilk sordukları da şu idi: “Kemalist misin, değil misin.?” İşte Kemalist sözü buradan doğmuştur. Kemalist sözü ya da Kemalizm, direnişe taraf olup olmamak anlamına gelmektedir. Ya işgalden yanasın, ya da bağımsızlıktan yanasın. Kemalist misin, değil misin.?

Kız kulesinde de bunu soruyorlardı durdurdukları vapurun tüm yolcularına. İşte o delikanlı da, 1 Ocak 1921 günü, vapurun güvertesinde duruyor, birkaç yolcuyu indirmişler, işkence yapıyorlar: Kemalist misin.? Gemide başka Kemalist var mı tanıdığın.?

Delikanlının kalbi küt küt atıyor korkudan. Kimliği de sahte. Ya yakalanır da sorguya çekilirse.? Neyse ki kurtulur delikanlı. Vapur sonunda Karadeniz’e doğru yola çıkar ve delikanlı rahat bir nefes alır.

Direnişe önce Beyoğlu’nun arka sokaklarında yumrukla başlayan o delikanlının sahte kimliğinde şu yazmaktadır: Yumurta tüccarı.! Haksız da sayılmazlardı. Kuluçkaya gidiyorlardı bağımsızlık için. O delikanlı sadece direnişe katılmakla kalmaz, Kuvvay-ı Milliye’nin en güzel şiirini yazar. Nazım Hikmet’tir o delikanlı.

Giriş Yap

Bozüyük Haber Ajansı | Bozüyük Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!