Hükümet kendine yakın vakıflara, Suriyelilere, şatafatlı gezilere, çakarlı araçlara para bulabiliyor. Ama emekliye gelince para yok. Harcamalar ve israf devasa boyutta, emekliye gelince bütçede para yok, sadaka gibi maaş var, emeklinin mülteciler kadar bile değeri yok.
İtibardan tasarruf olmaz denilince para var, Suriyelilere harcanan parada para var, bazı yandaşların vergilerin silinmesi esnasında da para var, ama bir türlü emeklilere para bulunamıyor. 2008 yılında 5510 Sayılı Kanunla emeklinin Türkiye’nin gelişme hızından aldığı payı %100 den %30’a bu hükümet düşürdü. 2008 yılında 5510 Sayılı Kanunla Aylık Bağlama Oranlarını %70’den %30’a bu hükümet indirdi. Hükümetin 2008 yılında gasp ettiği emeklinin haklarını geri vermeden de emeklinin sorunlarını hiç bir şey düzeltemez.
Uzun lafın kısası Türkiye’de emekliler, aldıkları maaşları ile sürünüyor. Bir zamanlar çocuğuna para veren emekli, artık çocuklarından geçinmek için para alır hale geldi. Emekli uzun zamandır açlık sınırının altında, artık aklımızı başımıza devşirmenin zamanı!