Cennet Memleketim Pazaryeri İlçesi Hak Ettiği Statüye Kavuşamadı

featured

Bursa Pazaryeri ve Köyleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Torun, köye dönen Pazaryeri ilçesinin ufkunu açacak müthiş projelerinden haber muhabirimize bahsetti. Pazaryeri’ndeki yöneticilerinin kulağına küpe olması gereken projeler, ilçenin geleceği için büyük önem taşıyor. Torun yaptığı açıklamada;
“Herkesçe bilinen gerçek ,şirin ve küçük ilçemizin temel geçim kaynağı gurbet olmuş. El ayak tutmaya başlayıp, birazcık serpilen gençler başta olmak üzere herkes inşaatlara, fabrikalara veya bulabildikleri işlere rızkı ve geçimini temin etmek için mecburen gitmek zorunda kalıyor. Bu durum adeta ilçemizin ve insanlarımızın kaderi gibi algılanıyor ve kabul ediliyor.
Biz de bu kaderden payımıza düşen durum gereği otuz yıldır yatak – yorgan güzel yurdumuzun gitmediğimiz yeri kalmadı . Bizler yine şanslıydık ülkemizin çeşitli bölgelerinde çalışma olanağı bulabilmiştik. Oysa ilçe sakinleri yurt dışına onlarca ülkeye gitmek zorunda kaldılar. Bu durumun ailelere yaşattığı olumsuzlukları, travmaları bilmeyen yoktur. Çünkü her aile bunu yaşamıştır.
Biz Pazaryeri ‘ liler ” Bir gitmeye meraklıyız bir de gelmeye ! ” diye sohbetlerde birbirimize takılmadan edemeyiz. Ama artık gidenler gelmiyor. Nedeni ise herkesçe malum olan  İŞSİZLİK- İŞ YOK !!!
Biz ise gözümüzü açsak – kapasak hala Pazaryeri diyoruz. Dışarıda kazandığımızı son kuruşuna kadar Pazaryeri ‘ne yatırıyoruz. Bütün yatırımlarımız, hayallerimiz Pazaryeri üzerine, umutlarımız Pazaryeri için…

ARTIK BİZDE VARIZ !
Artık biz de varız! biz de buradayız! bizim de söyleyecek sözümüz var deme vakti gelmiştir. Bizler el ele, gönül gönüle, omuz omuza verdikten sonra yapamayacağımız iş, aşamayacağımız dağ, engel var mı acaba? Bizim bu durumda olmamıza neden dün yaşayan büyüklerimiz değil mi? Şimdi yaşayanlar olarak onları suçlu bulmuyor muyuz? Peki yarın çocuklarımız bizi suçlamayacak mı? Onlar için ne yaptık? Ne yapıyoruz? Nasıl cevap verecek, yüzlerine nasıl bakacağız?

Biz de önce bir özeleştiri yapalım. Kendimizi yoklayıp hesaba çekelim. Gece yatağa yattığımızda, başımızı yastığa koyduğumuzda tıpkı Hz.Ömer (r.a) gibi soralım kendimize “Bu gün ALLAH (C.C) için ne yaptın?” sonra biz ilave edelim devamını getirelim. “Bu gün vatanın, memleketin için ne yaptın? Bu gün ailen, çocukların için ne yaptın? Bu gün torunların için ne yaptın?” Halka hizmet Hak’ka hizmet bilinciyle hareket edelim ve bunu hiç aklımızdan çıkarmayalım.

Peki Pazaryeri ilçemizin kalkınabilmesi için neler yapılabilmelidir ?

Yetiştirilen ürünlerin ne zor şartlarda üretiminin yapıldığı ,çalışanların emek ve sermayesini kurtarmadığı, fiyat politikalarını ve fiyat belirlenirken girdilerin dikkate alınması, buğday (tahıl veya hububat taban) fiyatının baz alınmaması, çünkü yetiştirilen ürünün nev-i şahsına münhasır çok özel ve ülkemizde yalnızca ilçemizde yetiştiği hatırlatılmalıdır .  İlçemizde hazır faaliyette olan (yılda yalnızca bir ay) TARBEST (şerbetçi otu ) fabrikasını on iki ay faaliyete sokacak biçimde  rehabilite edilerek yem fabrikası olarakta işletilmesi ve besi çiftliklerinin arttırılması , ayrıca fabrikanın bir bölümünde ilçemizde tamamen organik yetiştirilen fasulyeden  konserve, domatesten salça, şeker pancarından pekmez  (macın) ve köpük helva yapımı için yer tahsisi istenerek ürün portföyü ve istihdam genişletilmesi gerekmekmektedir.

İlçemiz Karaköy köyü sınırları içerisinde bulunan Bilecik-Bozüyük yol çıkışları arasında kalan alanın olduğu bölgeye Osmanlı ve Selçuklu mimarisi tarzında  alışveriş ve eğlence mekanları, dükkanlar, atölyeler yapılarak ilçenin, köylerin ürünleri, geleneksel el sanatları, kültür ve doğası tanıtılarak sürekli gündemde kalması sağlanmalı. İlçe yol bağlantısı da buradan yapılarak Karaköy de durak haline getirilerek hem yolculara hem de köylülere sosyo -ekonomik katkı sağlanabilir.

İlçeye ait bir güvenlik şirketi kurulmalı. Kurulan bu güvenlik şirketi ilçedeki okullarda , iş yerlerinde (fabrikalarda,besihane,kapalı Pazar,hal,marangozlar sitesi,parklar,tarım arazileri vb) ilçe merkezinde ( uzun yıllar önce kalkan gece bekçiliği uygulaması tarzında) görevlendirilerek gençlerimize önemli bir istihdam, ilçe ekonomimize katkı ve sermaye sirkülasyonu sağlanmalı.

İşte gördüğünüz, bildiğiniz gibi dünyaya geldik, gidiyoruz.  Geriye hayır dua  ile yad edilebilecek bir şeyler bırakabildik mi?Bundan sonra bırakalım dedikoduyu, hasetliği. Yok o onu dedi, şu şöyle yaptı. Birbirimiz hakkında ön yargılı olmayalım. Albert Einstain boşuna dememiş “Ön yargıyı parçalamak atomu parçalamaktan daha zor” diye. Birbirimizle konuşalım, birbirimizi dinliyelim , anlamaya çalışalım, empati kuralım. Birbirimize saygı duyalım.El birliği ile ilçemizi, dolayısıyla insanımızı, kendimizi kalkındıralım . Hep birilerinden (devletten) bir şey beklemeyi bırakalım. Kendi göbeğimizi kendimiz keselim. Unutmayalım ki Osmanlı istişare meclisinden çıktı. Ortak akıl kuralım ortak akılla hareket edelim. Kimseyi dışlamadan, kategorize etmeden, cepheleşmeden herkesin kişiliğine ve fikirlerine saygı duyup sahip çıkalım.

EL ELDEN AKIL AKILDAN ÜSTÜNDÜR

İster iş adamı, ister bürokrat, ister gurbetçi, ister işçi, ister çiftçi, isterse de dağda çoban olsun. İçimizden çıkardığımız değerlerimize , insanımıza sözde değil özde sahip çıkalım sahiplenelim bağrımıza basalım, kucaklayalım, bütünleşip birleşelim bir olalım birlik olalım. “Gurbette yaşıyorlar, buradan uzaklar, buradan ,sorunlardan bihaberler” diye ön yargıyla yaklaşılmasın. Onların her gün, her an memleket, vatan hasretiyle yanıp tutuştukları, hayallerinde, düşlerinde geri döneceklerini ve yarım kalan hayallerine, rüyalarına kaldıkları yerden, doğdukları topraklardan devam etmek istedikleri, eğer ömürleri yetmez ise cenazelerinin döneceği yerdir PAZARYERİ!!!

 

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Bozüyük Haber Ajansı | Bozüyük Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!